5 Aralık 2012 Çarşamba

İzinsiz Yabancı İşçi Çalıştırmak


İş sözleşmesinin feshedilmesi halinde ihbar süresi kullandırılmasına ve ihbar tazminatı ödenmesi mümkündür.

Yapılacak iş sözleşmesinde ihbar süresinin artırılması da mümkündür.

Sendika üyesi yabancı uyruklu için toplu iş sözleşmesiyle belirlenen ihbar süresi geçerli olabilecektir.

yabancılar için çalışma izni için gerekli belgeler, yabancıların çalışma izni, yabancıların çalışma izinleri

YABANCI İŞÇİNİN KIDEM TAZMİNATI HAKKI VAR MIDIR?

İşyerinde işe başladığı tarihten itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince en az bir tam yıl çalışmış olması koşulu sağlanmalıdır.

Kural olarak bir kıdem tazminatı almaları mümkündür, ancak teknik bazı engeller çıkabilmektedir.

Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin derhal feshedilmesi ve kıdem tazminatı ödenmesine kural olarak engel bir husus bulunmamaktadır. Yeter ki, yabancı uyruklu işçinin işyerindeki hizmet süresi bir yılı doldursun ve iş sözleşmesi kıdem tazminatı alabilmek için belirtilen nedenlerden birisiyle sona ersin.  Bu hususta gerek Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ve gerekse İş Kanununda yasaklayıcı özel bir hüküm mevcut değildir. Ancak, gönderme yapılan diğer mevzuatın düzenlemeleri nedeniyle, yabancı şahısların kimi hallerde kıdem tazminatına hak kazanmamaları mümkündür.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus çalışma izninin süreli veya süresiz olması halidir. Yargıtay çalışma izinlerinin birer yıllık olarak alınmış olması halinde iş sözleşmesinin de aynı sürelerle birer yıllık olarak yapılmasını yerinde görmüş olup, birbirini takip eden birden fazla sayıda sözleşme yapılmış olmasının, iş sözleşmesini belirsiz süreli hale dönüştürmeyeceğine hükmetmiştir[i]. Bu noktada, kıdem tazminatına hak kazanabilmek bakımından Yargıtay kararlarında göze çarpan belirli ve belirsiz süreli iş sözleşmeleri ayrımı dikkate alınmalıdır. Çalışma izninin akıbeti ise, iş sözleşmesinin kıdem tazminatı alarak feshedilmiş olması haline bağlı olmayacaktır. Konu kıdem tazminatına hak kazanmak bakımından belirlenen sözleşmenin fesih nedeni koşullarına göre irdelendiğinde;

çalışma bakanlığı çalışma izni, çalışma bakanlığı yabancılar, çalişma bakanliği yabanci

DERHAL FESİH HALİNDE
4817 sayılı kanunda yabancıların iş sözleşmelerinin bildirimsiz feshine ilişkin ayrı bir düzenleme yapılmamış olup, derhal fesih hususunda İş Kanunu’na ilişkin hükümler uygulanmaktadır. Gerek işveren tarafından bu Kanunun 25 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerine ilişkin sebepler dışında derhal fesih halinde ve gerekse işçinin bu Kanunun 24 ncü maddesi uyarınca iş sözleşmesini derhal feshi halinde yabancı uyruklu işçi kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Burada, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerlerine ilişkin fesihlerde derhal fesih hakkını kullanma süresine de riayet edilmelidir. Çalışma izninin akıbeti ise, süreli veya süresiz olmasına göre farklılık arz edecektir. Eğer, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise iş sözleşmesinin feshi halinde artık bu çalışma izniyle izin verilen işyerinde ve başka bir işyerinde de çalışamayacaktır. Ancak, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süresiz ise tıpkı Türk Vatandaşları gibi yabancı uyruklunun süresiz çalışma izni bulunduğu sürece iş sözleşmesinin feshedilmiş olması başka bir işyerinde çalıştırılmasına engel olmaz.

yabancı çalışma izni nasıl alınır, çalışma vizesi nasıl alınır, çalışma izni nasıl alınır

MUVAZZAF ASKERLİK HİZMETİ DOLAYISIYLA FESİH
1111 sayılı Askerlik Kanunu gereğince muvazzaf askerlik hizmeti Türkiye Cumhuriyeti tebaası olan her erkek için zorunlu kılınmıştır. Dolayısıyla, 1111 sayılı kanun anlamında yabancı ülke vatandaşlarının iş sözleşmelerini muvazzaf askerlik hizmeti nedeniyle feshetmeleri imkanı bulunmadığından böyle bir gerekçeyle kıdem tazminatı gündeme gelemeyecektir. Ancak, yabancı uyruklu şahsın vatandaşı bulunduğu ülkede muvazzaf askerlik hizmetini ifa etmek üzere işten ayrılmasına ilişkin husus tartışmalı olmakla birlikte, kanaatimizce kanunun lafzı dikkate alındığında bu halde de kıdem tazminatına hak kazanmasına engel bir husus bulunmamaktadır.

yabancı çalışma izni için gerekli evraklar, çalışma izni için gerekli belgeler, yabancılar için oturma izni

YAŞLILIK, EMEKLİLİK VEYA MALULLÜK AYLIĞI YAHUT TOPTAN ÖDEME ALMAK AMACIYLA FESİH HALİNDE

Yabancı uyruklular kural olarak tüm sigorta kollarına tabi olmuşlardır. Bu itibarla, kural olarak kıdem tazminatına hak kazanma koşulları arasında sayılan yaşlılık ve emeklilik aylığı almak gibi nedenlerle de işten ayrılması halinde kıdem tazminatına hak kazanabileceklerdir.

oturma izni başvurusu, yabancılar oturma izni, türkiye de oturma izni nasıl alınır

KADININ İŞ SÖZLEŞMESİNİ EVLENDİĞİ TARİHTEN İTİBAREN BİR YIL İÇERİSİNDE KENDİ ARZUSU İLE SONA ERDİRMESİ HALİNDE

Yabancı uyruklu kadın işçinin bu nedenle iş sözleşmesini feshetmesi mümkündür. Böyle bir durumda, kıdem tazminatına hak kazanabilecektir. Bu maddeden yararlanabilmek için, evliliğin Türkiye’de veya Türk vatandaşıyla yapılma zorunluluğu da bulunmamaktadır. Ancak, yabancı uyruklu çalışanın çalışma izni süreli ise iş sözleşmesinin feshi halinde artık bu çalışma izniyle izin verilen işyerinde ve başka bir işyerinde çalışamayacaktır.

yabancılara oturma izni, oturma izni almak, oturma izni harçları

YABANCI UYRUKLUNUN ÖLÜMÜ HALİNDE

Yabancı uyruklu işçinin bu nedenle iş sözleşmesinin son bulması halinde kanuni mirasçıları kıdem tazminatı talep edebilecektir.

YABANCI BAĞIMLI ÇALIŞAN İŞ GÜVENCESİNDEN YARARLANABİLİR Mİ?

Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin feshedilmesi halinde iş güvencesinden yararlanmaları ve işe iade davası açmalarına engel bir husus bulunmamaktadır.
Ancak, belirsiz süreli iş sözleşmeleri için öngörülen iş güvencesi ve işe iade davasına ilişkin sonuçlar süreli çalışma izniyle çalışan yabancılar için söz konusu olmayacaktır.
Mevzuatımızda, yabancı uyruklu şahısların ülkemizdeki çalışmaları sırasında iş sözleşmelerinin feshedilmesi halinde iş güvencesinden yararlanmaları ve işe iade davası açmalarına engel bir husus bulunmamaktadır. Bu hususta gerek Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun ve gerekse İş Kanununda yasaklayıcı bir hüküm mevcut değildir. Nitekim, 4817 sayılı kanunda yabancıların iş sözleşmelerinin feshi halinde iş güvencesinden yararlanıp yararlanamayacakları hususunda ayrı bir düzenleme yapılmamış olup, yabancı uyruklular da iş güvencesi haklarını İş Kanunu’nda yer alan hükümler çerçevesinde kullanabileceklerdir.
Bu itibarla, otuz veya daha fazla işçi çalıştıran bir işyerinde çalışan, en az altı aylık kıdeme sahip olan, iş sözleşmesi belirsiz süreli olan ve işletmenin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili veya yardımcısı ile işyerinin bütününü sevk ve idare eden ve işçiyi işe alma ve işten çıkarma yetkisi bulunan işveren vekili konumunda bulunmayan yabancı uyruklu çalışanlar İş Kanununun 20. maddesi hükmüne göre; fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde iş mahkemesinde dava açabilir. Ayrıca, sendika üyeliği için Türk vatandaşı olmak şartı bulunmadığından, onaltı yaşını doldurmuş olup da Sendikalar Kanununa göre işçi sayılan yabancı uyruklular, işçi sendikalarına üye olabilecek ve işyerinde bir toplu iş sözleşmesi yapılması halinde bu toplu iş sözleşmesi hükümlerinden de yararlanabileceklerdir. Dolayısıyla, toplu iş sözleşmesinde hüküm varsa veya taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlığı aynı sürede özel hakeme götürebileceklerdir.

yabancı işçi çalışma izni, yabancı uyruklu işçi çalıştırma, yabancı işçi çalıştırma şartları

TÜRKİYE’NİN TARAF OLDUĞU SÖZLEŞMELER VEYA KONSORSİYUMLARDA ÇALIŞACAK YABANCILAR ÇALIŞMA İZNİNDEN MUAF MI?

Uygulama yönetmeliğinin 55/ı maddesiyle Türkiye’nin taraf olduğu ikili yada çok taraflı sözleşmeler gereğince veya konsorsiyumlar tarafından yürütülecek ulusal, uluslararası projelerde veya uluslararası kuruluşlarda çalışacak yabancılar muaf tutulmuştu. Ancak Danıştay bu hükmü iptal etmiştir.
Danıştay 10. Dairesi’nin konuya ilişkin dosyayı inceleyerek 06.03.2007 tarihinde oybirliğiyle karara bağlamıştır. Danıştay’ın konu hakkındaki kararını verirken 4817 sayılı Kanunun 22. ve Geçici 1. maddesi ile 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu’nun 34. ve 35. maddeleri başta olmak üzere 33.-38. maddelerini dayanak yaptığı görülmektedir.
Özetle, Danıştay 10. Dairesi tarafından, Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanunun Uygulama Yönetmeliği’nin 55. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendi ile aynı maddenin 2. fıkrasında yer alan “…(ı) bendi kapsamındakilerin bir yılı aşması…” ibaresinin ve aynı Yönetmelikle eklenen Geçici 1. maddesinin iptaline, Yönetmeliğin 55. maddesinin 2. fıkrasının iptal edilen ibare dışında kalan kısmına yönelik davanın reddine karar verilmiştir.

yabancı işçi çalıştırma izni, yabancı işçi çalıştırma prosedürü, ikamet tezkeresi


İZİNSİZ YABANCI İŞÇİ ÇALIŞTIRMANIN CEZASI NEDİR?
15.05.2008 tarihinden itibaren İstihdam Paketi olarak bilinen 5763 sayılı kanunla 4904 sayılı kanunun 20. maddesine (j) bendi eklenmiş ve “4817 sayılı Yabancıların Çalışma İzinleri Hakkında Kanun gereği çalışma izni almayanlar için aracılık faaliyetinde bulunan gerçek ve tüzel kişilere kişi başına 5.000.-TL” idari para cezası uygulanması öngörülmüştür. Cezanın 2010 yılı tutarı 5.723.-TL’dir.

yabancılar ikamet, yabancılara ikamet izni, yabancıların ikamet izni

Murat Sarıusta
Kamu ilişkileri Uzmanı

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder